Bozdağ: Yüksekova Havaalanı bu yıl bitmez

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yüksekova Havaalanı’nın bazı engellemeler nedeniyle bu yıl bitirilemediğini, 2015 yılında bitmesini beklediklerini söyledi. Bozdağ Kürtçe okul gerginliği ile ilgili de açıklama yaptı.

YÜKSEKOVA HABER

YÜKSEKOVA - Çeşitli temas ve açılışlara katılmak üzere Hakkari iline gelen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Hakkari merkezdeki temaslarının ardından Hakkari Valisi Yakup Canbolat ve AKP Hakkari İl Başkanı Abdulmuttalip Özbek ile beraber helikopterle Yüksekova ilçesine geçti. Yüksekova’da ilçe Kaymakamı Yasin Tikdağ’ı ilçedeki sorunları öğrenmek üzere makamında ziyaret eden Bozdağ burada gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Yüksekova’da yapılması planlanan ve yapımı devam eden yatırımlarla ilgili bilgi alışverişinde bulunmak üzere Yüksekova Kaymakamı Tikdağ’ı ziyaret ettiğini belirten Bozdağ, “Bakanlığımızla ilgili talep ve sorunlarla da ilgileneceğiz. Günün sonunda Yüksekova’dan ayrılacağız. Buraya gelmeden Şırnak’a uğramıştık. Şırnak’taki Şerafettin Elçi Havaalanı oranın ekonomisine çok ciddi bir canlılık katmış. Başlangıçta haftada sadece 2 sefer olmuşken valimizin verdiği bilgiye göre şuanda haftada 24 sefer yapılıyor” dedi.

Yüksekova Havaalanı bittikten sonra Yüksekova’nın çok önemli bir ekonomik değişim ve dönüşüme sahne olacağını belirten Bozdağ, “Çalışmaları yukarıdan görme imkânım oldu. Şuanda devam ediyor. İnşallah kısa bir süre içerisinde biter. Sınır kapıları ile ilgili Kaymakamımızdan ve Sayın Valimizden bilgiler aldım. Çalışmalar şuanda son sürat devam ediyor. Bu kapılar Hakkari ekonomisine elbette çok büyük katkılar sağlayacaktır. Beyyurdu barajı ile ilgili çalışmalar da devam ediyor. Hakkari merkez ve ilçelerindeki çalışmalarımız da sürecektir. Buraların daha ileriye gitmesi, alt yapı ve üst yapı yatırımları ile gitmesi elbette bizim de önceliklerimiz arasındadır” dedi.

“ÇEŞME BURADAN AKIYOR, GEL DOLDUR GÖTÜR”

Mühürlenen Kürtçe okullarla ilgili bir soruyu cevaplayan Bozdağ, Türkiye’de dil konusundaki yasakların hükümetleri tarafından tamamen kaldırıldığını savunarak, “Son 12 yıl içerisinde yaptığımız değişiklikler sonucu, başlangıçta sadece devlet televizyonunda belirli saatlerde varken biz bunu 7 gün 24 saate ve sürekli bir biçimde değiştirdik. Ayrıca özel televizyonlara, radyolara yine aynı şekilde 24 saat sürekli yayın yapma imkânı getirdik. Cezaevlerindeki dil yasağını kaldıran adımlar attık. Anadilde savunma ile ilgili değişimi Türkiye’de gerçekleştirdik. Ortaöğretim kurumlarına seçmeli ders olarak ilk defa Kürtçe dâhil diğer dillerin öğretilmesinin yolunu açtık. Üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatı, Kürtçe öğretmenliği bölümleri açıldı. Şuanda Hakkari’de kaç kişi var bilmiyorum ama Kürtçe öğretmenleri atamalarını da yapmış durumdayız. En son bildiğiniz gibi 2013 yılının sonunda özel öğretim kurumlarında Kürtçe veya diğer anadillerde eğitim vermenin yasal olarak yolunu açtık. Hükümet olarak da özel öğretim kurumlarda okuyan öğrencilerden dar gelirli olanlara da 3 bin lira destek veriyoruz. Türkiye’de şuan Türkçe dışındaki herhangi bir anadilde özel öğretim kurumu, eğitim kurumu açmanın önünde herhangi bir engel yoktur. İsteyen herkes bu anlamda bir eğitim kurumu açabilir. Ama bunun yolu nedir yasal izinleri almak, şartları yerine getirmektir. Yani Yüksekova’da bir dükkan açmak lazım geldiğinde ne yapıyoruz? Esnaf Odası’na, Vergi Dairesine kayıt yapıyoruz, Belediye’ye gidiyoruz, Elektriğe gidiyoruz, her yerde kayıtlarımızı yapıyoruz. Yani usule uygun. Türkiye’de okul açmak için yol belli. Milli Eğitim Bakanlığı’na müracaat yapılacak, izin alınacak ve o çerçevede eğitim yapılacak. Bunun bütün yolunu devlet açmıştır.

Ancak son günlerde herhangi bir izne müracaat etmeden, bu imkânlardan faydalanmak için hiçbir çaba göstermeden, binaların önündeki levhaları değiştirmek suretiyle ‘biz eğitim vermek istiyoruz ama devlet de bize mani oluyor’ diye bir kara propaganda yürütülüyor. Bu olmaz. Yasa var, imkân var. Çeşme buradan akıyor, gel doldur götür. Kimse bir şey demiyor. Hayır, buradan çeşmeden doldurmayıp başka bir yerden yaptığınızda bu iyi niyetli bir yaklaşım olmaz. Yüksekova’dan tekrar belirtmek istiyorum, kim okul açmak istiyorsa Türkiye’de bu mümkündür. Dar gelirlilere devletimizin desteği de vardır. Kimse bunu suistimal etmesin. Gelin bu hakkı kullanın, bu imkândan faydalanın. İstismar kimseye fayda vermedi, bundan sonra da fayda vermez. Umarım bu yönde başvurular olur. Bu yönde başvurular olursa ve şartları yerine getirilirse gerekli izinler verilir” dedi.

YÜKSEKOVA HAVAALANI BU YIL BİTMEZ

Yüksekova Havaalanı’nın bu yılın bitiminde uçuşlara açılıp açılmayacağı yönündeki bir soruya yönelik Bozdağ, “Bu sene gözükmüyor. Ben inşaatı gördüm. Bu yılsonuna kadar uçuşa açılma ihtimalini ben düşünmüyorum Valimiz de burada. Şuanda bir sıkıntı var. Keşke yatırımları engelleme hususunda kimse bir gayretin ve çabanın içerisinde olmasa. Yüksekova’da hükümetimizin, devletimizin yaptığı yatırımlar öncelikle Yüksekovalıların Hakkârililerin menfaatinedir, yararınadır. Buradaki yatırımlar herkesten ve her şeyden önce buradaki insana kazandıracaktır. Ancak ne yazık ki pek çok yatırımla ilgili araçlar yakılıyor, tehditler, şantajlar, haraçlar bunlar tabi bölgeye ve bölge halkına fevkalade zarar veriyor. Türkiye’de büyük bir barış süreci var, bir çözüm süreci var. Türkiye’ye ve bölgeye herkese ve hepimize kazandıracak bir iklimdir. Biz bu iklimin kalıcı olmasını ve artık Türkiye’de şiddetin, gözyaşının kanın olmadığı bir Türkiye’yi her yerde yaşamak istiyoruz. Bunun için hükümet olarak çok samimi çalışmalarımız var. Adımlarımızı kararlılıkla atıyoruz. Ancak bu noktada da bazı sıkıntıları hep beraber görüyoruz. Biz açık ve net olarak ifade ediyoruz, artık tehdidi, şantajı, araç yakmayı, yatırımları engellemeyi, ondan bundan haraç kesmeyi de bırakmaları lazım. Samimi olanlar böylesi bir yola tevessül etmezler. Artık Türkiye’de bunların konuşulmaması gerekiyor. Artık daha fazla yatırımı nasıl yaparız, daha fazla istihdamı nasıl yaparız onu konuşmak lazım. Keşke onun mücadelesi verilmiş olsa. Bundan Yüksekova da kazanır, herkes kazanır. Havaalanı bitecektir. Kasıma belki yetişmez ama ben 2015 yılı içerisinde Yüksekovalılar buradan havalanıp Ankara’ya, İstanbul’a, Avrupa’ya gitme imkânını elde edeceklerdir. Umarım hayırlısı olur. Biz en kısa sürede bitirmek istiyoruz” dedi.

bzd5.jpg

“TÜRKİYE’YE GELEN ÇARESİZ HER İNSANA KAPIMIZI AÇTIK”

İŞİD’in saldırıları ile Şanlıurfa sınırına dayanan mültecilerle ilgili soruya da cevap veren Bozdağ, Suriye’de 4 yılı aşkından kan ve göz yaşının hakim olduğunu belirterek, “Bu felaketten kaçan 1 milyondan fazla insan ülkemize geldi, biz onlara kapımızı açtık. Çünkü bir iki komşu ülkeyiz. Aynı kültürümn, aynı medeniyetin ortak mirasçılarıyız. Suriye’den Türkiye’ye gelen çaresiz her insana kapımızı açtık. Irak’ta IŞİD’in saldırıları ve şiddet eylemleri yüzünden Türkiye’ye gelmek zorunda kalan pek çok insan var. Türkiye bunlara da kapılarını açtı. Gerekli yardımlar yapılıyor. Geçmişte Saddam Halepçe’de katliam yaptığında da biz kapılarımızı açtık. Türkiye her zaman darda ve zorda olan insanlara herhangi bir hesabın içerisine girmeden yardım etmiştir. Bundan sonra da yardım etmeye devam edecektir. Bu ülkelerdeki çatışmaların sona ermesini diyoruz” dedi.

Bozdağ, yaptığı açıklamaların arından ilçedeki mülki amir ve daire amirleriyle basına kapalı bir toplantı gerçekleştirdi. Kaymakamlıktaki toplantının ardından ilçenin Cengiz Topel Caddesi’nden yaya olarak yeni yapılan Adliye binasına giden Bozdağ burada yol güzergâhındaki bazı yurttaşlarla bir süre sohbet etti. Yüksekova Adliyesi’ne giderek burada çeşitli incelemelerde bulunan Bozdağ ilçedeki temaslarının ardından helikopterle ilçeden ayrılarak Van’a doğru yola çıktı.